85: KİTAP YORUMU : Tuhaf Masallar


Kitap Yorumları, Bayan Peregrine'nin Tuhaf Çocukları, Ransom Riggs, Tuhaf Masallar, Aslı Dağlı, İthaki Yayınları, Hikaye (Öykü), Fantastik, Edebiyat

Yazar: Ransom Riggs
Baskı Tarihi: Nisan 2017
Sayfa Sayısı: 200
ISBN: 9786053756620
Çeviri: Aslı Dağlı
Yayınevi: İthaki Yayınları
Kitabın Türü: Hikaye (Öykü), Fantastik, Edebiyat

KİTAP HAKKINDA


Bayan Peregrine onlara kucak açmadan önce, tuhafların hikâyeleri Masallar’da anlatılmıştı. Tuhafların kopan uzuvlarıyla beslenen varlıklı yamyamlar. Çatal dilli bir prenses. İlk ymbrenenin ortaya çıkışı. İşte bunlar, ilk kez Ransom Riggs’in Bayan Peregrine’in Tuhaf Çocukları serisinde bahsi geçen, tuhafların dünyası hakkında bilgileri sakladığı söylenen Tuhaf Masallar’da karşılaşacağınız şaşırtıcı masallardan sadece bazıları. Bayan Peregrine’in öğrencisi ve tuhaf olan her şeyin âlimi Millard Nullings tarafından derlenen ve notlandırılan bu yepyeni masallar, sizi tuhafların tarihinin sayfalarını karıştırmaya davet ediyor.
(Tanıtım Bülteninden)

KİTAP YORUMU


Cahil Okur’dan selamlar…

Geç kalmış yorumlar serisi devam ediyor lakin bitirmek adına elimden geleni yapıyorum. Yorumları biraz daha hızlandırıp bu ay çıkmadan bu işi bitirmek istiyorum. Bu gün karşınıza Ransom Riggs’in Tuhaf Masalları ile geldim. Hemen yoruma geçiyorum….

İçerik Yorumu

Ransom Riggs ile tanışmam Bayan Peregrine’in Tuhaf Çocukları serisi ile oldu. Bu gün size bahsedeceğim Tuhaf Masallar ise seride adı geçen ve tuhaf arkadaşlarımızın bir çok zaman yollarını bulmalarını sağlayan kitabın bize ulaşan nüshası…

Tuhaf Masallar içerisinde 10 adet öykü barındıran bir eser. Bu öykülerden Saint Paul’ün Güvercinleri ve Cuthbert Efsanesi’ni seriden hatırlayacaksınız muhakkak okuyunca. Ancak benim en çok hoşuma giden öykü Cocobolo olmuştu.

Tuhaf Dostumuz Millard Nullings’in (Görünmez olan arkadaş) ağzından yazılan Tuhaf Masallar oldukça hızlı okunabilen bir eser. Bunda hikayelerin akıcılığının büyük bir etkisi olduğu kanısındayım. Öykülerin yanı sıra bu eser için Tuhafların Tarihi demenin de yanlış olmayacağı kanısındayım.

10 hikaye içinde sizi sıkacaklar da olacaktır büyük ihtimal, bazen sonları da tahmin edebilirisiniz ama keyifli bir okuma olacağı kanısındayım. Bu arada yeni bilgilerde öğrenebileceğinizin altını çizmek lazım. Kendi adıma Dance Plague’yi Tuhaf Masallar sayesinde öğrendim.

Dance Plague: 1518'de Strazburg'da baş gösteren bir hastalık. birçok insanın istemsiz bir şekilde durmadan dinlenmeden dans etmesi şeklinde ortaya çıkmıştır. Belgelere göre haziran ayında Frau Troffea isimli bir kadın birden heyecanlı bir şekilde sokakta dans etmeye başlar ve bu durum 6 gün sürer. 1 hafta içinde 34 kişi kadınla beraber dans etmeye başlar. 1 ay içinde ise bu sayı 400'e yükselir.
Dans edenlerden bazıları kalp krizi, inme veya yorgunluktan ölür. Durum ciddileşince kentin ileri gelenleri çözüm olarak dans edenlerin yanına müzisyen yollamış ve bununla da kalmayıp insanların kolay dans edebilmeleri için meydanlar oluşturmuşlardır. Çünkü o zamanki düşüncelerine göre bu hastalığın tek tedavisi insanları gece gündüz dans ettirmektir. Tabi bu "tedavi" ters tepmiş ve sayısız kişinin ölümüne yol açmıştır. Bugün hala neden bu insanların ölümüne dans ettikleri açıklanamamaktadır. Ancak yaygın kanı bu hastalığın açlıktan kaynaklanan kitlesel bir histeri olduğu yönündedir.

İşin özü, seriyi tamamlamak adına aldığım kitaptan içerik anlamında istediğimi alamasam da genel anlamda memnun kaldığımı belirtmek lazım.

İçerik Puanım 5 üzerinden 4,6

Yazım Dili Yorumu

Ransom Riggs hakkında diğer kitaplarında söylediklerim aynen geçerlidir. Bu kitabın dilinin biraz daha hafif olduğunu da belirtmek lazım. Aslı Dağlı’da güzel iş çıkarmış.

Yazım Dili Puanım: 5 üzerinden 4,7

Yapısal Yorum

İthaki’nin ciltli kitapları ayrı bir hoşuma gidiyor. Kapak tasarımında orjinale sadık kalınmış. Daha farklı olabilir miydi bilmiyorum ama yine de beğendim. Bu arada redaksiyon hataları sona doğru artıyor. Editöre arkadaşların gözünden kaçtı sanırım.

Yapısal Durum Puanım 5 üzerinden 4,6

SEÇTİĞİM SÖZLER


Belirli bir yetenekte doğmak o yeteneği kullanmak zorunda olduğunuz anlamına gelmez ve bazı ender durumlarda da katiyetle kullanmamanız gerekir. (Sayfa 145)


Önemli olan tek şey, insanların senin hakkında neler düşündüğüdür.  (Sayfa 180)

13 yorum:

  1. Dance plague hastalığını hiç bilmiyordum, yazınla haberim oldu. İnsanlara müzisyen göndereceklerine, yemek verselermiş ya :-/
    Önelikle, kitabın kapak tasarımı gerçekten çok hoşuma gitti Cahil, ilgi çekici olmuş. Hem masal kitabı havasında hem de zarif buldum. Ara ara kısa öyküler okumayı seviyorum ama bu kitaptan evvel senin yolundan gidip, Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları'nı okumak gerek sanırım.
    Ellerine sağlık...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dance plague benim de cok dikkatimi çeken bir konu oldu farklı kaynaklardan araştırdım biraz. Halen sebebinin bilinmiyor oluşu bambaşka bir gizem...

      Kitap oldukça güzel, hem içerik olarak hem de tasarım olarak hoşuma gitti. Ama dediğin gibi önce seriyi okumanı tavsiye ederim.

      Sil
  2. Kitabın tasarımını çok sevdim. Henüz yazarın üç kitaplık serisini okumadığım için bu kitabı almadım. Bu ay okumayı planlıyorum biterse bu kitabı da alırım.

    YanıtlaSil
  3. Serinin üç kitabını okudum, kitapçıda masalları inceleyince biraz sıkıcı bulup vazgeçmiştim. :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) ben eksik kalmasın diye okudum ve iyi ki de okumuşum

      Sil
  4. Merhabalar seri kitaplarının birer ticaret olduğunu düşünüyorum. Özellikle merak uyandırıyorsa , bir de üstüne sevmişseniz en az 2-3 kitap satışı garanti diye bakıyor yayınevi ve yazarlar. Elbette benim de seri olan kitaplarım var :) elden birşey gelmiyor sevdikten sonra ama bıraktıklarım da oldu mesela. Ciltli olması, kapak tasarımı v.s. bunların da okuyucuya cazip geldiğinin farkınadalar. Arz-talep meselesi olsa gerek ;)

    Keyifli okumalar dilerim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Muhakkak ki işin içinde bir ekonomik kaygı durumu var. Bunu asla inkar edemeyiz. Lakin bir kitap yazmaktan ziyade bir seri yazabilmek ayrı bir beceridir bence.İnsanlar bu başarının peşinde daha çok.

      Sil
  5. Bayan Peregrine'i pek sevmedim ama blki serinin ikinci ve üçüncü kitaplarını okursam daha da ısınabilirim ve ondan sonra bu kitabı okumayı da düşünebilirim.Alıntılar çok hoş ellerine sağlık yorum için :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sadece ilk kitabı okumuşsan bence diğerlerini de dene derim. İlk kitap daha çok hazırlayıcı nitelikte bir eser. Diğer kitaplarla iş çok daha güzel yerlere varıyor. benim favorim seride 2. kitaptır bu arada

      Sil
  6. Baskıları bir harika seriye de devam etmeni öneririm. Fantastik kitapları seviyorsan elbette ki!

    YanıtlaSil
  7. Ozan Beedle'ın hikayeleri gibi sanırım.Merak ediyorum bu kitabı, fakat henüz serinin 3.kitabını okumadım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. En kısa zamanda okumanı tavsiye ederim. Bende Ozan Beedle'ın Hikayelerini merak edenlerdenim. Seriyi yeniden okuyorum su an bitince okurum belki onu da

      Sil

Yorumlarınız Bizim İçin Önemlidir

Blogger tarafından desteklenmektedir.