Boleyn Kızı - The Tudor Court Serisi / 9. Yorum (126)

          

The Tudor Court Serisi, Boleyn Kızı, Philipa Gregory,Artemis Yayınları,Kitap Yorumları,

 Cahil Okur’dan herkese selamlar…  Uzun bir aradan sonra yeniden sizlerle olmak güzel. Lafı uzatmadan hemen kitap yorumumuza başlayalım o zaman…Bu arada herkese iyi bayramlar.

 

KİTAP YORUMU

 

Uzun zamandır yazılmayı beklenen The Tudor Court Serisi’nini ilk kitabı olan Boleyn Kızı ile karşınızdayım bu gün… Lafı çok uzatmadan ve yazmayı unutup unutmadığımı denetleyerekten sizlerle fikirlerimi paylaşmaya başlıyorum hemen.

 

İçerik Yorumu

 

The Tudor Court Serisi’nini ilk kitabı olan Boleyn Kızı yazılalı yaklaşık 20 yıl oldu. Üniversite yıllarımda okuduğum serinin diğer bazı kitapları da elimde olsa da eksikliklerin olduğunu hatırlıyorum. Uzun zamandır kitaplıkda bekleyen eseri ikinci defa okuma listeme alarak geçtiğimiz şubat ayı içerisinde okumuştum.

 

            Yaşadığımız uzun ayrılık ardından blogu kontrol ederken yorumunu henüz paylaşmadığımı görünce blogun 126. yorumu olarak Boleyn Kızı ile karşınızdayım. Philipa Gregory ülkemizde daha çok İngiliz Kraliyet aileleri hakkında yazdığı tarihi romanlarla tanınsa da Minik Ejderha isimli de bir çocuk kitabı vardır. Bu gün ele alacağımız Boleyn Kızı eseri ise en çok bilinen eseridir.

 

            Yukarıda da belirttiğim gibi Gregory’nin İngiliz Kraliyet Ailesi ve etrafında dönen olayla ilgili yazdığı bir eser Boleyn Kızı. Eserin genel içeriği siyaset, çıkar ilişkileri ve aşk üzerine kurulu. İngiliz diplomatik yaşamının bazı küçük nüanslarını da gözler önüne seren eserin genel hatlarını ilk okumamdan hatırlıyordum. Unuttuğum bazı detayları ise okudukça hatırladım.

 

            Eserde ki ünlü İngiliz ailesi Boleynlerin tam bir tilki olduklarından bahsetmeden geçemeyeceğim. Özellikle Anne benim adıma nefret edilesi karakter olarak bu kitabın en can alıcı kötü karakteriydi. Marry ve George Boleyn ise daha masumane karakterler olarak kafamda kaldı.

 

            Eseri okurken sonunda neler olabileceğini tahmin edebilseniz de karakterler arasındaki konuşmalar ve bazı küçük olaylar sizi okumaya teşvik edecek seviyede olduğunu belirtmek gerekiyor. Genel olarak benim adıma uzun bier okuma oldu ancak memnun ayrıldığımı belirtmem lazım.

 

Yazım Dili Yorumu

 

            Zaman zaman okumakta zorlansam da Philipa Gregory’nin yazım dilinin çok da ağır olmadığını belirtmem gerekiyor. Özellikle diyologların beni okuyucu olarak heyecanlandıran bir tarafı vardı. Bu anlamda şans verilmesi gereken bir yazar olduğu kanısındayım.  

 

Yapısal Yorum

           

            Eserin bir hayli kalın olduğunu ve bu anlamda ilk seviye okuyucular için “ürkünç” gelebileceğini belirtmem gerekiyor. Konya’da üniversite okurken Rampalı Çarşı adıyla bilinen yerden aldığım eserin orijinal olup olmadığı konusunda şüpheler yaşasam da genel anamda yapısal sorunlarla karşılaşmadığımı belirtmem gerek. Bu arada daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi kapaklarda kullanılan fotoğraflardan hoşlanmıyorum. Benim adıma yapısal olarak tek sorun buydu sanırım.

 

ARKA KAPAK YAZISI

 

Mary Boleyn, on dört yaşında, masum bir kız olarak kraliyet sarayına geldiğinde VIII. Henry'nin gözlerini kamaştırır. Gördüğü ilgiyle tüm varlığı alt üst olan Mary, hem altın prensine aşık olur, hem de gayrı resmi kraliçe olarak her geçen gün artan rolüne. Ancak öyle bir an gelir ki, kralın kendisine olan ilgisi gittikçe sönmeye başladığında, ihtiraslı planlar yapmakta olan ailesinin piyonuna dönüştüğünü fark eder ve en yakın arkadaşından uzaklaşmaya ve rekabet etmeye zorlanır, kız kardeşi Anne Boleyn'den. İşler iyice çığrından çıktığında ailesine ve kralına baş kaldırması gerektiğinin farkına varır ve kaderinin iplerini kendi eline alır.

Son derece zengin biçimde işlenmiş, etkileyici bir aşk, seks, ihtiras ve intikam masalı. Boleyn Kızı, Avrupa'nın en heyecanlı ve gösterişli saraylarından birinin tam kalbinde yaşamış, sıradışı eğilimleri ve ihtirasları olan, içindeki sesi dinleyerek varlığını sürdürebilmiş bir kadını tanıştırıyor dünya okuruna.

 

KÜNYE

 

Boleyn Kızı /  The Tudor Court Serisi

Philippa Gregory

 

Dili: Türkçe

Basım: Türkiye · Artemis Yayıncılık · 2012 ·

Orijinal adı: The Other Boleyn Girl

Tür: Edebiyat, Roman, Tarih

 

ALINTILAR

 

  • Etrafına bak ve öğren, Mary. Sarayda hataya yer yoktur. Sayfa 4

 

  • O ne demek ki? Bütün gün aşkla ilgili şiirler yazıyoruz, bütün gün aşkla ilgili şarkılar söylüyoruz ama eğer hayatta öyle bir şey varsa da, inan ben bilmiyorum. Sayfa 83

 

  • Bu dünyada kadınlara özgürlük yok, ister savaş, ister savaşma. Sayfa 172

 

  • Dünya değişiyor dediysem, henüz o kadar değişmedi. Hala erkeklerin hakimiyetinde. Sayfa 226

 

  • Kralla mutlu olmak için evlenilmez. Sayfa 237

 

  • Geldiğimiz değil gideceğimiz yer önemli. Sayfa 357

 

  • Ben yenilgiye hazırlanmam. bu kendi kendime ihanet etmek olur. Sayfa 408

 

  • Biliyor musun, sıradan bir insan olmak da insana mutluluk verebilir. Sayfa 503

 

  • Hayatımız sarayda geçiyor. Ve saray gerçek aşkın yaşanabileceği bir yer değil. Sayfa 536

 

  • Şüphe duyan bir koca tehlikelidir. Şüphe duyan bir kralsa çok daha tehlikelidir. Sayfa 735

 

  • Yarından bizim kadar korkuyor olsaydın, bu gecenin sonsuza dek sürmesini isterdin. Sayfa 760

15 comments:

  1. Bu seri çok okumak istediğim serilerden biri. Kaç kitabı olduğunu söyleyebilir misiniz? :)

    ReplyDelete
    Replies
    1. Sanırım 7 oması lazım. Bende eksik kitapları var ama okudukca paylasacagım. Takipte kalın :)

      Delete
  2. Yıllar önce okumak istedim ama alıp okumadım. Merak da ediyorum. Yazından sonra tekrar bakacağım kitap için:))

    ReplyDelete
    Replies
    1. :D seni tekrardan maziye götürmek güzel. Begenmene sevindim.

      Delete
  3. Filmlerden alınan kapakları seviyorum. Oyuncuların yüzünü görmek hoşuma gidiyor.

    Yazardan sadece bu kitabı okudum ve okuyalı en az on bir sene olmuştur. O zaman çalıştığım okuldaki bütün kadın öğretmenler yazarın kitaplarını okuyordu. O zamanlar filmi de çıkınca ilgimi çekmişti.

    ReplyDelete
    Replies
    1. :D Filmini izlemek nasip olamadı daha aslında yarım falan bıraktım sanırım.

      Kapak konusuna gelince herkesin fikri ayrı ayrı... Ben ne yazık ki begenmiyorum fotoğraf kapakları. Çizimler daha güzel geliyor gözüme...

      Delete
  4. lisedeyken çok favori bir seriydi ama hiç okuma fırsatım olmadı .20 sene olacak listemde:)

    ReplyDelete
    Replies
    1. Ayenn 20 seneyi buldu ilk kitap çıkalı. bende en son üniversitedeyken okumuştum.

      Delete
  5. bu serş bana İngiltere tarihi merakı vermişti, sonrasında hem bu seriyi hem de başka bazı yayınları okumak durumuhnda kalmış ve oldukça etkilenmiştim

    ReplyDelete
    Replies
    1. İngiliz Kraliyet ailesinin ve eşrafının yaşantısını görmek adına güzel bir seri bence...

      Delete
  6. Filmi olması lazım diye hatırlıyorum. Çizim kapakları daha çok seviyorum bende, fotoğraflar soguk ve hayal gucune ters geliyor nedense

    ReplyDelete
  7. Bu serinin 3 kitabını okumuştum üniversite yıllarımda. Ne kadar popülerdi bir dönem, bizdeki Osmanlı hanedanlık romanlarının da önünü açmıştı bir parça. Bu kitabı otobüste birinin elinde görmüştüm, öyle merak edip almıştım :p Okuduğum üç kitap içinde favorim kesinlikle 2. kitap olmuştu. Elimden bir türlü bırakamamıştım. Ara ara hala 2. kitabı tekrar okuma isteği gelir. Yorum için teşekkürler, tekrar hatırlamış oldum :)

    ReplyDelete
    Replies
    1. Teşekkürler yorumun için. Bende daha önce okumuştum ama tekrardan okumak istedim :)

      Delete
  8. Bu seri çok okumak istediğim serilerden biri. Kaç kitabı olduğunu söyleyebilir misiniz? :)

    ReplyDelete
    Replies
    1. 1 Boleyn kızı
      2 Kraliçenin soytarısı
      3 Bakirenin aşığı
      4 Mahkum prenses
      5 Boleyn mirası
      6 Öteki kraliçe

      Delete

Yorumlarınız Bizim İçin Önemlidir

Powered by Blogger.