Kitap Yorumları
O Adam Buraya Gelecek
Pucca
Pucca Günlük
28: KİTAP YORUMU : O Adam Buraya Gelecek - Pucca Günlük 5. Kitap
O Adam Buraya Gelecek - Pucca Günlük 5. Kitap
Yazar: Pucca
Yayınevi : DEX
ARKA KAPAK YAZISI
"Hayatını sosyal medyadan takip edebileceğiniz tek
kitap karakteri."
Blogger'ların atası,
Monçiçi bakışlı,
Zalım stalker,
Fake evliya pucca sunar!
Bir blog yazıp hayatı değişen, hatta o hayattan bir de film
yapılan, geçmişinden kaçarken bile yine ona sığınan Pucca, onu üzenlere, bok
var gibi evlenenlere ve haksızlıklara ateş püskürürken; onu sevenlere, pms pms
diyenlere ve akılsızlara bedavaya akıl veriyor. Vee mutlu sonu aramaya devam
ediyor... "Yaşarken hiç komik değildi..."
Sayfa Sayısı: 320
Baskı Yılı: 2015
KİTAP YORUMU
Cahil Okur’dan herkese merhabalar… İşten geldiğimden bu
saate kadar bilgisayar başındaydım. Ancak bir türlü elim klavyeye gidip yorumu
yazamadım. Üşengeçlik dönemim tekrarlıyor sanırım. Oysa sabahtan beri “Eve gidip
hemen yorumu yazacağım” diye kendi kendime planlar yapıyordum. Neyse lafı fazla uzatmadan değerlendirmeme
geçeyim.
- İçerik Yorumu
PuCCa’nın maceraları kaldığı yerden son kitapta da devam
etmekte. Bildiğiniz gibi son olarak ona Ceri ile barışması ardından kısa bir
veda etmiştik. Ancak PuCCa bu kendi değimiyle “Huzurdan huzursuz olan” biri
kendisi. Durum böyle olunca da beklenen son tekrarlanıyor. Uzun ya da kısa tam
olarak kestiremediğim bir süre sonunda ise yeni bir ilişkiye başlıyor Limon ile…
(Bu arada gerçekten artık merak ediyorum
bu isimleri nerden buluyor; Ankaralı, Erik, Pekmez, Ceri, Limon… Kızlar
gerçekten böle yakıştırmalar yapıyor mu ki erkek arkadaşlarına gizliden gizliye.
)
Neyse fazla spoiler vermeden genel anlamda içeriğe bakacak
olursak PuCCa’nın daha önceki kitaplarında yakaladığı tempoyu “O adam buraya
gelecek” kitabında da devam ettirdiğini görüyoruz. Gerçekten okurken birçok
defa kahkahalar attım. “Yaşarken hiç komik değildi” diye belirtmiş olsa da ben
çok güldüm okurken. Özellikle Sırık’ın evinde oyun oynarken yaptıklarının
sonucunda yaşananlara bulduğu yanıtlar beni benden aldı. (Spoiler vermemek
adına kurulan saçma sapan bir cümle!)
Ancak diğer kitaplarında da olduğu gibi beni en etkileyen
kısımlar yine annesi ile yaşadığı olayları anlattığı kısımlar oldu. Kendi
ailemde de yaşadığım bazı durumlar nedeniyle bazen gözlerim ciddi anlamda
doldu, PuCCa annesini ve ona dair anılarını anlattığı bölümlerde. Eğer durup
bir nefes alıp okumaya devam etmezseniz sizinde ağlamanız muhtemel. (Ağlayın
diye demiyorum, uyarıyorum.)
İçerik genel anlamda PuCCa’dan beklediğim lezzetteydi. Son
kitap ile birlikte şimdilik PuCCa’ya veda etsem de bu anlatım ve de içerikleri
nedeniyle kendisini ciddi anlamda özleyeceğim.
- Yazım Dili Yorumu
PuCCa’dan bahsediyoruz arkadaşlar… Öyle çok büyük bir edebi
anlatım beklemeyin. Bunu daha önceki kitapları için yaptığım yorumlarda da belirtmiştim.
PuCCa’nın dili ile ilgili yapılabilecek belki de en iyi yorum şu olur; Birer
fincan kahve eşliğinde arkadaşınla sohbet ediyormuşum gibiydi. Gerçekten
yormayan ve rahatsız etmeyen bir dile sahip kitap. Bu anlamda diğer
kitaplarında yakaladığı anlatım gücünü devam ettirmiş diyerek konuyu burada kapatıyorum.
- Yapısal Yorum
İşte kitabın beni rahatsız eden kısmına geldik. Ne yazık ki
kitabın içerisinde tashih gerektiren kelime yoğunluğu beni üzdü. Tamam bunların
tamamı blog yazıları ve evet bende o kadar çok yazım hatası yapıyorum ki kitaplardaki
bu hatalar hakkında konuşma hakkım olmadığını biliyorum. Ancak basılı bir eser
meydana getirilirken biraz daha dikkat edilmesi gerekmez mi gerçekten? Bu konulara biraz daha dikkat edilmeli
kanısındayım.
Bir diğer konu ise bildiğiniz gibi son kitap DEX’ten çıktı.
Bu da bazı değişikliklere neden olmuş elbette. Kapak tasarımı mesela, kitaptaki
“Günün Dersi” notları vs… Ben diğer 4 kitaptaki kapak tasarımlarını daha çok
seviyordum. Bu kötü demiyorum ama onlar daha bir sıcaktı. (PuCCa ya da Puki’yi
görmekle ilgili bir sorunum yok J ) Kağıt
kalitesi veya basım teknikleri noktasında bir yorum yapmaya gerek yok sanırım. Bu
konularda standart bir eser.
NOT 1: 6. kitap çıkar mı, çıkacak mı bilmiyorum. Ancak
çıkarsa kesinlikle ve kesinlikle okuyacağım. Sabırsızlıkla bekliyorum.
NOT 2: Şimdiye kadar sayılı serinin bitmesine üzülmüştüm
inceden inceye… PuCCa kesinlikle o
listede artık.
SEÇTİĞİM SÖZLER
- "Başka biri tarafından seviliyor olmak bana imkansızmış gibi geliyor. Ne bileyim her gün bu bedenin içinde yaşayan benim, sevsem ben severdim diyorum" (Sayfa 7)
- Sevgiyse, çok seviyorum ama sevmek yetmiyor... (Sayfa 54)
- Olgun olmak çok sıkıcı ya. Kararlarını kendin vermek zorunda olduğun yetmiyor gibi bir de uyguluyorsun da... (Sayfa 61)
- Yukarıda yine kilitledim kendimi. Bu kilitlemelerimi de annemden almışım zaten. Çocukken ne zaman evde kötü bir şeyler dönse kendini odasına kilitlerdi. Bazen günlerce odasından çıkmazdı... Ve şimdi ona benziyorum. İşin içinden çıkamadığım her zaman kendimi odaya kilitliyorum. Anneme benzemekten nefret ediyorum. (Sayfa 68)
- "Bilinçaltım hala çocukluğumu geçirdiğim evde sanırım. Ben unutmak istesem bile her gece o evden çıkış olmadığını göstererek bana unutturmuyor sağ olsun." (Sayfa 187)
- Biriyle beraberken aşık olmuyorsun. Ayrılınca aşık olduğunu fark ediyorsun(Sayfa 229)
- Birini affetmek böyle bir şey olmalı. Artık yapacak başka bir şeyin kalmamıştır çünkü. Düşman olmak için geç kalmışsındır. (Sayfa 278)
- Kendini sevmek, kendini kabul etmek demek. Mükemmel insan olmaya çalışmak değil (Sayfa 318)
YORUM