09: KİTAP YORUMU: Olimpos Kahramanları - Kayıp Kahraman

Olimpos Kahramanları - Kayıp Kahraman
Jason, Perccy Jakson, Leo, Olimpos

Yazar : Rick Riordan
Çeviri : Belgin Selen Haktanır Us
Yayınevi : Doğan ve Egmont Yayıncılık

Yunan efsaneleri günümüzde yaşamaya devam ediyor! Percy Jackson ve Olimposlular macerasından sonra yepyeni bir seri başlıyor: Olimpos Kahramanları. İlk beş kitabın sonunda, büyük bir savaşın ardından Melez Kampı'nda bıraktığımız dostlarımız, yen, melezlerle birlikte yepyeni bir serüvene adım atıyorlar. Ancak büyük bir sorun var: Perccy Jackson kayıp! İşte Olimpos Kahramanları serisinin ilk kitabı Kayıp Kahraman'da tanışacağımız üç yeni melez:
JASON'ın bir sorunu var. Hafızasını tamamen kaybetmiş. Jason buraya nasıl geldi? Burası neresi? Hatta Jason kim? Hiçbir şey bilmiyor ama bir şeyden çok emin. Bu işte bir terslik var.
PIPER bir sır saklıyor. Ünlü bir kişi olan babası üç gündür kayıp. Jason ve Leo'yla birlikte Melez Kampı adlı bir yere götürülüyor. İçinden bir his burada her şeyin açıklamasını bulacağını söylüyor ama her şeyi öğrenmek isteyip istemediğinden emin değil.
LEO ok becerikli. Melez Kampı'na yerleştirildiği, alet edavatla dolu kulübeyi görünce kendini hemen evinde hissediyor. Kulübe arkadaşları bir tanrının oğlu olduğunu iddia edyor. Bunun sürekli hayaletler görmesiyle bir ilgisi olabilir mi acaba?

Sayfa Sayısı: 552
Baskı Yılı: 2015
Dili: Türkçe

KİTAP YORUMU

Herkese Merhaba…
Blogumun 9. yorumu ile sizlerleyim. Rick Riordan’ın Olimpos Kahramanları serisinin Kayıp Kahraman isimli ilk romanını sonunda bitirdim. Sonunda diyorum çünkü kitabı çok sevmeme rağmen yoğun iş temposu nedeniyle kitabı bir türlü bitirememiştim.
Hemen kitaba geçelim. Kitabımızın Jason, Piper ve Leo adındaki kahramanlarının yolculukları bir okul gezisinde kesişir. Jason o geziye nasıl geldiğini, daha önce nerede olduğunu bilmez. Ancak Piper ve Leo’nun Jason’un hakkında bildikleri ya da daha doğrusu bildiklerini sandıkları çokça şey vardır.
3 kahramanımız fırtına bulutları ile başlayan maceralarında yolları daha sonraları ogreler, kurtlar, avcılar ve tanrılar ile kesişir. Görevleri Hera’yı kurtarmak ve gigant kralını alt etmek zorundadırlar. Oldukça zorlu geçen bu yolculuk süresince Jason yavaş yavaş kim olduğunu ve neden melez kampında olduğunu hatırlamaya başlar.
Tanrıların kendilerini Olimpas’a kilitlediği bir dönemde 3 melezimiz önce sahiplenilmelerini bekler, ardından göreve başlayarak dünyayı kurtarmaya çalışırlar. Ve kitap boyunca süren birde Percy Jackson bilmecesi vardır. Büyük kahramanımız kayıptır ve nerede olduğunu kimse bilmez. Elbette Jason hariç…
Konuyu kısaca anlattıktan sonra yorumuma geçebilirim; kitaba bir kere bayıldığımı ifade etmem lazım. İlerleyen yaşıma rağmen zevk alarak okuduğum eserlerden biri olarak kitaplığımda yerini almış durumda. Macera hiçbir an bitmiyor. Ve her sayfada yeni şeyler öğrenmeye devam ediyorsunuz. Özellikle benim gibi mitolojik tanrılara meraklı bir okursanız ve macerayı seviyorsanız kesinlikle okumanız gereken bir eser.
Kitap Percy Jakson serisinin yan serisi niteliğinde ancak başlı başına sağlam bir seri gibi algıladığımı ifade etmeliyim. Percy Jakson serisini okumadığımı belirtmeliyim. Ancak filmini izlediğim için az ya da çok karakterleri tanıyordum. Kitabın ana karakterleri ise Percy Jakson serisinden farklı isimlerdi. Bu nedenle de herhangi bir uçuruma maruz kalmadım. Percy Jackson serisini okumadım diye kesinlikle kitaptan uzak durmayın.
Kitabın yapısal özellikleri ile ilgili herhangi bir sıkıntı yaşamadım. Kitap kapağı oldukça hoşuma gitti. Ancak içerisinde birkaç tasvir olsa daha güzel olabilirdi diye de aklımdan geçirmedim desem yalan olur.
Karakterlerden en çok hoşuma giden ise Leo oldu. Kendisi Hephaistos’un oğullarından birisi. Festus’un sahibi olduğu bölümler beni oldukça eğlendirdi. Bazen bende neden bir ejderham olmasın diyorum kendime. İlahi bronzdan ya da etli kanlı olması fark etmez J Kehanette kendisine verilen önem gibi akurlarında önem vermesi gereken bir karakter. Leo bu kitapta benim asıl kahramanımdır.
Hera’ya gelirsek bana çok anaç geldi. Beklediğim ve geçmiş dönemdeki izlediklerim ve okuduklarımla hiç bağdaşmadı diyebilirim. Daha gaddar ve daha acımasız bir Hera bekliyordum.

SEÇTİĞİM SÖZLER

  • Annabeth: “Güvenli bir yere. Bizim gibiler için güvenli olan tek yere. Melez kampına…” (Sayfa 29)
  • Leo: Ona göre insan geçmişini asla fazla kurcalamamalıydı. Tek bir yerde uzun süre kalmamalıydı. Kederin önüne bir tek bunlar geçebiliyordu.  (Sayfa 66)
  • Jason: “Çok güzelsin, Piper, sen… Tam bir afetsin.” (Sayfa 132)
  • Tia Callida (Hera): Henüz vakit gelmedi küçük kahraman. Bir gün sana bir görev verilecek. Kendini öğrendiğinde bu zorlu yolculuğun ne anlama geldiğini anlayacaksın. (Sayfa 437)
  • Piper: “Sakın öleyim deme. Bana bu kötülüğü sakın yapma.” (Sayfa 455)
  • Tristan McLean: “Canavarların olduğu bir dünyada yaşıyorum.” (Sayfa 464)
  • Jason: “Jack London, Merker’ün yani Hermes’in oğludur. Kendisi tüm dünyayı gezip dolaşmış bir maceracıdır. Hatta bir süre bir berduş gibi yaşadığı da söylenir. Sonra yazarlığa başlamış ve bir servet yapmış.” (Sayfa 473)

KAYIP KAHRAMAN İÇİN DİĞER YORUMLAR

Yorum Cadısı’nın yorumu
Kördüğüm Hayaller’in yorumu
Geveze Kitap Kurdu’nun yorumu


Hiç yorum yok

Yorumlarınız Bizim İçin Önemlidir

Blogger tarafından desteklenmektedir.